Ne Ekersen, Onu Biçersin hikaye
Ali, küçük bir köyde yaşayan çalışkan bir çiftçiydi. Babasından öğrendiği tarım yöntemleriyle tarlasında en iyi mahsulleri yetiştirmeye çalışırdı. Her sabah erkenden kalkar, toprağını işler, zararlı otları temizler ve ekinlerine sevgiyle bakardı. Yıllardır süren bu emeği sayesinde köydeki en verimli tarlalardan birine sahip olmuştu.
Ancak, aynı köyde yaşayan Hasan ise Ali’nin tam tersiydi. O, tarlasına yeterince özen göstermez, çalışmak yerine vakit geçirmek için kahvehaneye gitmeyi tercih ederdi. Hasan’ın tarlası, bakımsızlıktan dolayı çoraklaşmış, ekinleri verimsizleşmişti. Ali ise her yıl bolca mahsul toplarken Hasan’ın tarlası giderek daha kötü bir hâle geliyordu.
Bir gün köyde büyük bir tarım fuarı düzenleneceği duyuruldu. Fuar kapsamında en verimli mahsul yetiştiren çiftçilere ödüller verilecekti. Ali, tarlasını daha da geliştirmek için hazırlıklara başladı. Toprağını daha iyi besleyebilmek için organik gübreler kullandı, yeni sulama yöntemleri denedi. Tohumlarını dikkatle seçerek en sağlıklılarını ekti. Hasan ise her zamanki gibi hiçbir çaba göstermedi, hatta dalga geçerek, “Nasıl olsa şans işi, uğraşsan da uğraşmasan da sonuç aynı olur,” diyerek kendi tarlasını ihmal etmeye devam etti.
Aylar geçti, fuar günü geldi. Yarışma jürisi köydeki çiftçilerin tarlalarını gezerek değerlendirme yapacaktı. Ali’nin tarlası yemyeşildi; sapasağlam buğday başakları altın gibi parlıyordu. Meyve ağaçları bolca ürün vermiş, her şey özenle yetiştirilmişti. Hasan’ın tarlasında ise otlar bile zor büyüyordu, ekinleri cılız ve verimsizdi.
Sonuç açıklandığında herkes şaşkınlıkla bekledi. Jüri, büyük ödülü Ali’ye verdi. Hasan ise hiçbir ödül kazanamamıştı. Hasan, durumu kabullenmek istemese de gerçek ortadaydı. O güne kadar tarıma, toprağa ve emeğe gereken önemi vermemişti. Bunun üzerine Ali, Hasan’ın yanına giderek ona bir nasihatte bulundu:
“Hasan, tarla da hayat gibidir. Ona nasıl bakarsan, sana öyle karşılık verir. Eğer ilgilenmez, emek vermezsen hiçbir şey elde edemezsin. Ama sevgiyle, sabırla çalışırsan bereketini görürsün. Unutma, ne ekersen, onu biçersin.”
Hasan, o günden sonra düşünmeye başladı. Kendi hatalarını fark etti ve tarlasına daha fazla özen göstermeye karar verdi. Ali’nin tavsiyelerini dinleyerek toprağını işledi, emek harcadı. Bir sonraki yıl, Hasan’ın tarlası da yeşermeye başladı. Verdiği emeğin karşılığını almaya başladığında ise bu atasözünün gerçek anlamını kavradı: Ne ekersen, onu biçersin!
İşte ne ekersen onu biçersin hikaye arıyorsanız sizler için kısa hikaye örnekleri ‘den birisi. Bu hikayeyi sonuna kadar okumanızı öneririz.